i̇ş hayatında eskiden beri var olan, ama yeni yeni bir kavram olarak ortaya çıkan bir akımdır.
i̇ş yerinde değer görmediğini düşünen personelin, çalışma verimini en düşük seviyeye getirmesi, başka hiç bir işe karışmaması, işini sahiplenmemesi olarak tanımlanabilir.
aslına bakarsanız, vasıfsız personel davranışıdır. çünkü, vasıflı bir çalışan, işini en iyi şekilde yapmak ister ve bunun için efor sarfeder. karşılığını alamazsa da, tercihi quiet quitting değil, yeni ve daha iyi bir iş aramak olur.
vasıfsız personel ise, hangi şirkete giderse gitsin, daha iyi bir koşul elde edemeyeceğini bildiği için, eforunu minimum seviyede tutar.
peki, böyle çalışmak, doğru bir strateji midir? aslına bakarsanız, iş hayatında çalışkan olan kazanır. fakat, her şirkette değil. çalışkan insanlar, genellikle kendilerini geliştirmeyi de severler. tembel insanlar ise vasıfsız kalmaya mahkumlardır. i̇yi bir şirkette, çalışkan olmanın uzun vadede size faydası olur. ancak kötü bir şirkette, çalışkan olan, sadece ortamın enayisidir.
vasıfsız personelin quiet quitting yapacak olması, esasen işverenin en baştan beri bildiği ve kurumsal stratejisini ona göre oluşturduğu bir durumdur. yani, patron da aptal değildir, sizin az çok ne performans göstereceğinizi bilmektedir ve sizi ona göre ücretlendirmektedir. quiet quitting yapacak personelden zaten beklenen de budur. fazlası değil.
fakat, vasıflı bir personelseniz, quiet quitting yapana kadar, değerinizi göreceğiniz bir aşamanız gerekir. bunu yapmaz, vasıfsız personel gibi davranırsanız, gelecekteki kariyeriniz de bundan kötü etkilenecektir. çünkü, quiet quitting davranışınızı kuruyor olduğunuz network içinde yapıyorsunuz ve çevreniz sizi artık böyle tanıyor. halbuki, çalışkan olarak tanınmak, belki de gelecekte daha iyi iş teklifleri almanıza sebep olacak.
özetle, quiet quitting, sizin için doğru karar olmayabilir. her akıma bodoslama atlamayın. toplu işten çıkarmalarda, öncelikle kaytaranların gönderileceğini aklınızdan çıkarmayın.
i̇ş yerinde değer görmediğini düşünen personelin, çalışma verimini en düşük seviyeye getirmesi, başka hiç bir işe karışmaması, işini sahiplenmemesi olarak tanımlanabilir.
aslına bakarsanız, vasıfsız personel davranışıdır. çünkü, vasıflı bir çalışan, işini en iyi şekilde yapmak ister ve bunun için efor sarfeder. karşılığını alamazsa da, tercihi quiet quitting değil, yeni ve daha iyi bir iş aramak olur.
vasıfsız personel ise, hangi şirkete giderse gitsin, daha iyi bir koşul elde edemeyeceğini bildiği için, eforunu minimum seviyede tutar.
peki, böyle çalışmak, doğru bir strateji midir? aslına bakarsanız, iş hayatında çalışkan olan kazanır. fakat, her şirkette değil. çalışkan insanlar, genellikle kendilerini geliştirmeyi de severler. tembel insanlar ise vasıfsız kalmaya mahkumlardır. i̇yi bir şirkette, çalışkan olmanın uzun vadede size faydası olur. ancak kötü bir şirkette, çalışkan olan, sadece ortamın enayisidir.
vasıfsız personelin quiet quitting yapacak olması, esasen işverenin en baştan beri bildiği ve kurumsal stratejisini ona göre oluşturduğu bir durumdur. yani, patron da aptal değildir, sizin az çok ne performans göstereceğinizi bilmektedir ve sizi ona göre ücretlendirmektedir. quiet quitting yapacak personelden zaten beklenen de budur. fazlası değil.
fakat, vasıflı bir personelseniz, quiet quitting yapana kadar, değerinizi göreceğiniz bir aşamanız gerekir. bunu yapmaz, vasıfsız personel gibi davranırsanız, gelecekteki kariyeriniz de bundan kötü etkilenecektir. çünkü, quiet quitting davranışınızı kuruyor olduğunuz network içinde yapıyorsunuz ve çevreniz sizi artık böyle tanıyor. halbuki, çalışkan olarak tanınmak, belki de gelecekte daha iyi iş teklifleri almanıza sebep olacak.
özetle, quiet quitting, sizin için doğru karar olmayabilir. her akıma bodoslama atlamayın. toplu işten çıkarmalarda, öncelikle kaytaranların gönderileceğini aklınızdan çıkarmayın.